Bilimsel literatürdeki isimleri oldukça ‘havalı’: Fibrosklerotik pannikülopati veya gynoid lipodistrofi. Ancak hepimizin bildiği adı bu kadar havalı değil: Selülit.
Yağ hücreleri cildin altında birikiyor, dolayısıyla yağ hücrelerinin en fazla olduğu kol, göbek ve kalçada daha çok gözüküyor, ciltte portakal kabuğuna benzeyen pürüzlü bir yapıya neden oluyor. Erkeklerde daha az, kadınlarda ise yaygın olarak gözüküyor. Kilolu insanlarda çok daha yaygın olsa da, zayıf insanlar da selülitten kaçamıyor.
Selülitin üç seviyesi var:
Hafif selülit: Yüzeyde biraz döküntü, ciltte hafif sarkma. Yatarken veya ayakta zor fark edilir.
Orta selülit: Orta derinlikte çöküntüler, derinin görünümü süzme peynir kabarcıklarını andırır.
Şiddetli selülit: Şiltemsi bir görünüm ve deride ciddi şekilde sarkma.
Selülitin oluşma nedeni kesin olarak bilinmiyor, dolayısıyla tıbbi olarak önceden önlenmesi de mümkün değil. Genetik faktörler önemli. Menopoz dönemine yaklaşan kadınlarda östrojen azaldıkça deri altındaki bağ dokusuna kan akışı da azalıyor ve selülite uygun bir ortam hazırlanıyor. İlerleyen yaş nedeniyle cildin elastikiyetini kaybetmesi de bir etken.
DÜZENLİ EGZERSİZ, LİFLİ BESLENMEK…
Selüliti en azından geciktirmek için yapılan tavsiyeler, aslında pek çok sağlık sorununu da engelleyecek nitelikte: Düzenli egzersiz, çok fazla yağ, karbonhidrat ve tuz tüketmemek, bol lifli beslenmek, sigara içmemek, uzun süre aynı pozisyonda oturmamak….
Selülitle mücadelede farklı yöntemler kullanılıyor. Temel mantık cilt yüzeyindeki bağ dokusu bantlarını ayırmak ve selülitin neden olduğu görüntüyü ‘kabul edilebilir’ bir seviyeye getirmek. Ancak hiçbiri uzun vadeli değil.
Selülit tedavisinde kullanılan üç farklı sistem var. Her üç sistem de etkili oluyor ancak ömrü ortalama 6 ay sürüyor. Bunlardan birincisi selülit tedavisi için doku masajı. Radyofrekans teknolojisi ve kızılötesi ışığın bir birleşimi kullanılıyor. Başka bir sistemde, diyot lazer enerjisi ve doku masajının birleşimi kullanılıyor. Üçüncü sistemde ise aynı anda derin ve yüzeysel seviyelerde radyofrekans kullanılıyor.